24 Eylül 2015 Perşembe

Kurabiye Kalıpları ile Çeşit Çeşit Kurabiye!


Genellikle kurabiyeleri bıçak kesimiyle hazırlıyorum. Yani bir kurabiyenin diğeriyle aynı olması benim işlerde zor oluyor. Veya farklı kalıplar yaratmayı seviyorum. 
Ama bu sefer kalıplarla hazırladığım çeşit çeşit kurabiyeleri sergiliyorum. Okuldan arkadaşım Seza, çalıştığı firmanın kalıplarını tanıtıyor. Bir çoğu güzel kalıplar. Bu piyasaya göre yeni başlayan bir firma için iyi başlangıç. Gerçi bu kalıpların yanında kurabiyeyi yaratacak kişinin, renk ve tasarım bilgisini de hiçe saymamak lazım. Hiç bir kalıbı yine direk kullanamadım :) renklendirdim veya azıcık şekli ile oynadım. Bu da benim bir kurabiyeye bile delice uğraşmama neden oldu. Çok sayıda kurabiyenin sonunda kendim ettim kendim buldum :D











16 Eylül 2015 Çarşamba

Demir'in Dişi Çıktı


Tek dişli prensimiz Demir!
Siz bu minik adamı bir görseniz ondan ayrılamazsınız. Öyle tatlı ki çocuk sevmeyenleri bile bir kere dönüp baktıracak kadar güler yüzlü. Kahkahası ve gülen gözleri yeter onun. Eee tabi arkadaşım diye söylemiyorum ama annesinin bunda payı çok büyük :D Öyle annesi olan her çocuk, hayran bakışlı her dakika gülebilen bir çocuk olur. Enerji dolu, yenilikçi ve de oldukça  rahat bir anne. Ne istediğini bilmesi beni hayran bırakıyor. Yaşça benden biraz ufak olduğu halde ve benden geç anne olduğu halde örnek aldığım, tavsiye alacağım öyle yanları var ki! O yüzden buradan ikisine de kocaman Maşallah diyorum. Minik prensimizin o çıkan tek dişini kutluyorum :) Kurabiyesini hazırlamak büyük mutluluk benim için. 
Kucak dolusu sevgiler size. 

2 Eylül 2015 Çarşamba

Karakelebeğim


Canım kardeşim, bir tanem...
Sanırım en uzun paylaşım sırası bekleyen güzellikler bunlar oldu. Ekim oldu ben daha paylaşamadım duygularımı. Bir türlü elim bilgisayara gitmedi. Sen de yoğunluktan, ben diyeyim ne yazacağımı bilememekten. Tıkandı bütün kanallar, konu yazıya gelince. Karalekebek'ime kurabiye ve pasta hazırlarken ne de güzel akmıştı bütün ilhamlar :) Duygularımla şekillendirdim onları. Kardeşimi hissederek. Güçlü, sert görüntüsü yanında ince bir kelebek o... Benim hazırladığım kurabiyeler gibi çabuk kırılabilecek ama dostluğu nefis olan. 
Belki yazamayışımın bir nedeni de sendin. Karakelebek'im, sen hep güzel yazdın, güzel konuştun ya ben korktum sana yazmaya. Ben hep resim yaptım, heykel yaptım. İşte yine en iyi yaptığım işle sana anlattım duygumu. Ama kelimeler dökülmedi kalemimden. Bekledim, yoğunluğun arkasına sığındım bir gün belki bir gün yazacak kadar yaratıcı olduğumda yazarım diye. Yaratıcı mı bilemem ama seni çok seviyorum. Büyüdükçe, birbirimizi hissettikçe daha çok seviyorum seni. Çoğu kez baş belası gördüm seni abla olduğum için ama artık abla değilim sana. Yaşıtız, biriz... 
Bu ay ne kadar zor geçti bana en yakından sen ve ufak kardeşim Merve biliyor. Yanımda olamadın ama en yakında olanlardan bile daha çok tuttun kaldırdın beni çöküşten. Bütün o güzel kelebeklerin yanımdaydı. 
Aynen doğum gününde yanında olamasam da bütün gücüm ile orada olduğum gibi. artık şehirler daha yakın duygular daha derin. İyi ki büyüdük canım kardeşim. Hayat zor ama biz bir olunca yüzlerce kelebek uçuyor havalara. 
İyi ki doğdun can kardeşim, karnımın yarısı...
Not: Bu doğum gününü unutma, kocan çok uğraştı bu sürprizlere ::D