16 Kasım 2013 Cumartesi

Hello Kitty Yağmur...



Yazdan bu yana pasta yapmayı özlemiştim. Biraz mutfak tarifleri üzerine yoğunlaşmıştım. Sevgili arkadaşım Seçil'in kızının yaş günü ile kendime geldim. Yağmur bu yıl bir yaşında. İlk doğum gününe hepimiz çok heveslendik. Organizasyon, konsept olarak Hello Kitty'i belirledi. Bir hafta evvelden hazırlıklara başladık.
İlk önce minik Hello Kitty modelimi hazırladım. Uzun aradan sonra şeker hamuru ile çalışmanın, ona hayat vermenin ne kadar emek istediğini hatırladım. Sabahları işe gidip akşam sevgili Hello Kitty ve arıcıkları modelledim.






İki günün sonunda pastanın üzerine koyacağım süsler hazırdı. Hello Kitty'i hiç bu kadar seveceğimi düşünmemiştim. Masama süs olarak koymayı bile düşündüm ama bu ağır hava temposuna pek dayanacağını sanmıyorum. :) Kızımın bu Hello Kitty karakterini gerçekten görmemesi gerekiyordu ve onu dolaba sakladım.




Bir gün önce pasta kekini ve katlarını hazırladım. Pastayı şeker hamuru ile kapmadım. İlk kez bu kadar katlı bir pasta hazırladım. Her seferinde ilklerim devam ediyor ve ben bundan dolayı çok memnunum. Daha öğrenecek çok şey olması beni bu işe daha çok teşvik ediyor.



Doğum günü sabahı pasta süslerini de yerleştirip kutlamaya hazırlandım. Kutlama çok güzel geçti. Her yer Hello Kitty Yağmur doluydu.
Tabi ki ben yüksek bir pasta yapabilmenin sevinci içerisindeyken Seçil arkadaşım bu pastayı nasıl keser diye düşünmedim. Sonuçta, "Bu yüksek pastayı yapmak senin işin. Öyleyse sen kesersin değil mi?" diyerek günlerce uğraştığım pastayı bana bir güzel dilimletti ;)




15 Kasım 2013 Cuma

Hello Kitty kurabiyeleri





Pastayı hazırlarken kızımdan kaçırmanın yollarını bulabilmiştim. Ama kurabiyeleri süslerken sonunda ona yakalandım. Anneannesinden geldiğinde ben hala süslemeleri bitirememiştim. Tabi ki kız çocuğu olacak ve Hello Kitty'i görünce sözlerinin içi gülmeyecek... Bu mümkün mü? Sürekli yanıma gelerek "annecim sana nasıl yardımcı olabilirim" deyip durdu. Hello Kitty'i çok seviyordu. Zaten Hello Kitty'li pastayı da kızımın Hello Kitty yapıştırma dergisinden esinlenerek hazırlamıştım. Sonunda pes ettim ve yardımını kabul ettim. Birkaç tanesinin gözlerini ve bıyıklarını yapmasına izin verdim. O kurabiyeler onun oldu. Bir de kendi modellerini yapabilmesi için biraz şeker hamuru...
Karşılıklı anlaşarak kurabiyelerimizi hazırladık.




Aldığım kalıpta iki şekil vardı. İki modeli farklı renkte yapmak istedim. Parti günü elimizde renk renk Hello Kitty olsun istedim.



Görünüşte basit ve sade gibi görünen Hello Kitty'nin gözleri, burnu, bıyıkları, tokası minik minik işçilik istediği için süslemek uzun sürdü. Paketlemeye geçtiğimde kendimi tempoya kaptırdığımı hissettim.
Sonunda paketlenen kurabiyeler bir arada çok cici oldular.






10 Kasım 2013 Pazar

Kalıp çikolata (Earl Grey aromalı)



Hayatımda en zorlandığım anlardan biriydi kalıp çikolata dersi. Hani "ne var canım! erittiğin çikolatayı, tekrar kalıba döküp donduracaksın" diye çok ciddi bakmadığımız bir dersti. Sanırım ders sonunda herkes benimle aynı fikirdeydi. Kalıp çikolata hazırlamak gerçekten çok zordu. Elbette içinde marmelat olmayan çikolataya şekil vermek değil kastettiğim. İnce bir kabuk içerisinde farklı marmelatlarla, farklı şekillerde çikolata yapmaktan bahsediyorum. Üzeri pürüzsüz parlak görünen çikolatalar... Yoksa her halde çikolatanın saf tadı bizim marifetimiz olmuyor.


Tabi ki bu kadar zor bir dersi hakkı ile bitirdiğimi söyleyemem. Çikolatalarımın bir kısmı patladı. Sanırım çok ince kabuk oluşturdum. Bir kısmı yarı parlak, yarı mat oldu. Kakao yağını, kalıplarıma iyi dağıtmamış olmalıyım. Beyaz çikolata yağı ile desen vermeyi fazla ciddiye almadığım için de desenler pek iddialı olmadı:S
Ama yine de sonunda emeğimle ve yorgunluğumla mutlu olmuştum. MSA 'da aldığımız derslerin sonuncusuydu ve en uzun süreniydi. Ders sonunda her yer, gök, üstümüz, başımız çikolataydı. Batmış durumdaydık:D Çikolata ile savaş yapmış gazi şekilde evlerimize dönüyorduk.
Gerçekten abarttığımı söyler gibisiniz. Ama gerçekten en çekişmeli ders çikolataya kalıpla şekil verdiğimiz gündü. Eriyen temperlenmiş çikolatayı en hızlı şekilde bir sürü kalıba döküp onu kabuk haline getirmemiz gerekiyordu. Erimiş çikolata düşük ısıda eriyip donduğu için hızlı çalışmak gerekiyor. Henüz el alışkanlığımız olmadığı için de hızlı çalışırken her yere çikolataları saçmak, ellerin kolların dolanması pek abartı olmuyor.
Bu tarifi, belki ilk başta az miktarda deneyebilirsiniz. Mutfakta, çevrenizde sadece gerekli malzemelerin olmasına da dikkat edin ;).

Gerekli malzemeler;

100 ml. krema
150 gr. sütlü çikolata
20 gr. tereyağı
1 poşet Earl Grey çay
50 gr. beyaz çikolata (süslemek için)
500 gr. bitter çikolata (temperlenmiş)

Yapılışı;

- Krema ve poşet çayı birlikte kaynatın. Kenara alın ve 5 dk. bekletin.
- Çayı çıkarıp kremayı tekrar ısıtın.
- Ocaktan alıp sütlü çikolataları ekleyin. Eriyene kadar karıştırın.
- Tereyağını ekleyin iyice karıştırın.
- Karışımı soğutun ve sıkma torbasına alın.
- Çikolata kalıplarına beyaz çikolata sürün ve soğutun.-
- Temperlenmiş çikolatayı ve dolgu ganajı resimlerdeki gibi sıra ile uygulayın.

 Krema ve poşet çayı kaynatın. 5dk. bekletin.

Sütlü çikolatayı sıcak krema karışımında eritin. Tereyağını ilave edip iyice karıştırın.
Dolgu ganajı iyice soğuduğunda sıkma torbasına koyabilirsiniz.

1. Tercih; Çikolatalarınızın üzerinde beyaz desenler isteseniz kalıplarınızın üzerine ilk önce erimiş beyaz çikolatadan sürmelisiniz. İnce katman halinde olmasına dikkat edin. Kalıbınızın desenlerini kaplayan beyaz çikolatayı buzdolabında soğutun. Bu katman donmadan diğer işleme geçmeyin.

2.  Tercih; Eğer çikolatanızın üzeri parlak olsun istiyorsanız kalıplarınızın her kıvrımına kakao yağı ile sürmeniz gerekir. Bir pamuk yardımı ile bu işlemi yapabilirsiniz.
Kakao yağı sürdüğünüzde de soğumadan ikinci işleme geçmeyin.

Bitter çikolatanızı eritin ve kalıplara dökün. Şekillerin en tepesine kadar doldurun. Spatula yardımı ile kalıp üzerine taşan akışkan çikolatayı sildirin. Kalıpları biraz sallayarak erimiş çikolata içindeki hava kabarcıklarından arındırın.
Soğuk kalıba temas eden erimiş çikolata şekillerin çeperlerine yapışıp soğumaya başlayacaktır. Akışkanlığı gitmeden kalıp içindeki çikolataları tekrar eritme kabına boşaltın. Kalıp içinde çeperlerde donmuş çikolatalar sizin kalıplarınızın kabuğunu oluşturacak. 

 Kalıbınızın üzerine akan çikolataları spatula yardımı ile kazıyarak sildirin. Böylece çikolatalar sadece şekillerinizin çeperlerinde kalmış olacak.

Kalıplarınızın içinde kalan kabuk şeklinde oluşan çikolata kısmını yine buzdolabında hızlıca dondurun.

Dolgu ganajı sıkma torbasına koyun. Donmuş kabuk çikolataların içini biraz dolduracak kadar uygulayın.

Tekrar erittiğiniz temperlenmiş bitter çikolatayı kalıpların üzerine boşaltın. Kalıplardaki şekillerin tabanını doldurduğuna dikkat edin. Kalıp şekillerinden taşan fazla çikolataları spatula yardımı ile sildirin. Taban olarak döktüğünüz çikolataların içerisinde hava kabarcığı kalmaması için yine kalıplarınızı bir miktar sallayın.

Buzdolabında iyice donan kalıplarınızı bir tezgahın üzerine ters çevirerek boşaltabilirsiniz. Eğer kalıplarınız pürüzsüz ise çikolatalarınız çok rahat kalıptan çıkacaktır.








9 Kasım 2013 Cumartesi

Foccacia


Evde ekmek kokusunun yükselmesi, benim için tarif edilemez bir duygu. Fırınımızda ekmeğin çıkmasını beklediğim küçüklük anılarıma gidiyorum. Bunu yıllardır neden yapmadığımı merak ediyorum. Farkına varmamak mı, farklı hedeflerde boğulmak mı?... Neyse ki bir şekilde fark ettim ve elim ekmek yoğurur hale geldi. Tarifi uygulamak değil ama o hamuru yoğurmak gerçekten çok zevkli. Elle, bilek gücü ile yoğurmayı kesinlikle denemelisiniz. Elbette bütün ekmek tariflerini, ekmek makinesi ile de yapabilirsiniz ama gerçek bir terapiden mahrum kalmış olursunuz. Hele de bir yoğurma yöntemi var ki MSA'da öğrendiğim yoğururken dakikaları fark etmiyorsunuz. Hamuru bayağı tezgaha vura vura yoğuruyorsunuz;) Derste bu yöntemi ilk gösterdiklerinde hiç beceremediğimi söylemeliyim. Ama pratik yaptıkça iyi olmaya başladı ve inanılmaz zevkli hale geldi :D İleride bu yöntemi video halinde paylaşmayı çok isterim.

Foccacia için gerekli malzemeler;

500 gr. un
350 ml. su
30 gr. taze maya
30 gr. zeytinyağı
70 gr. dilim zeytin
35 gr. kuru domates (ince ince kıyılmış)
12 gr. tuz
3 dal kekik (taze tercih edilir)
3 dal biberiye (taze tercih edilir)

Önemli not: Markette 3 çeşit maya bulabilirsiniz. Bunların birbirine denk gelme oranları şöyledir. Aşağıdaki örnek miktarların hepsi aynı oranda etki verirler. Ama tarifinizde taze maya diyorsa kuru maya kullandığınızda taze mayanın içindeki su miktarı kadar su ilave etmeniz gerekecektir.

100 gr. taze maya (%60'ı sudur)
40 gr. kuru maya (ıslatılarak kullanılır)
33 gr. hazır maya (ıslatılmadan kullanılan instant maya)


Farklı günde denenmiş Foccacia:) Denemelere devam.

Hazırlanışı;

- Taze mayayı direk ufalayarak kullanacağınız gibi suda çözdürerek de kullanabilirsiniz.
- Mayaya un ve zeytinyağını ekleyip yoğurmaya başlayın.
- Suyu azar azar ekleyip yoğurmaya devam edin.
- Tuzu biraz yoğurduktan sonra ekleyin ve yoğurmaya devam edin. Tuzun mayaya direk temas etmemesi gerekir.
- Kekik ve biberiyeyi ekleyip, 1 dk. kadar daha yoğurun.
- Domates ve zeytinyağını da ekleyip yoğurun, tabanı yağlı bir kalıba alın. Üzerine de bir miktar zeytinyağı döküp mayalandırmaya bırakın.
- 180 °C'de 30 dk. kadar pişirin.


Kuru domatesleri, dal kekik ve biberiyeyi ince ince kıyın.

Zeytinyağı, çözünmüş yaş maya ve unu harmanladıktan sonra yavaş yavaş suyu dökerek karıştırın.

Tuzu biraz yoğurduktan sonra koymalısınız. Maya ile direk teması canlı mayanın ölmesine neden olur.

Kapta biraz yoğurduktan sonra malzemelerin iyice karışması için tezgaha alın ve orada hamur iyice toparlanana kadar yoğuruyorun.

İçerisine diğer malzemelerimizi de ilave ederek biraz daha yoğuruyorun.

 Önceden yağlanmış bir kalıba hamurumuzu yayın ve üzerine biraz zeytinyağı sürün. Kalıbın daha önceden ısınmış olması iyi olur.

 Hamurunuz kabarana kadar üzeri bir bezle örtülü şekilde mayalandırmaya bırakın.


Mayalanan ve kabaran hamurun üzerine parmak uçlarınızla bastırarak şekil verebilirsiniz. Bu esnada mayalanan hamurda dokunduğunuz yerde hafif çökmeler olaraktır.

Pişen ekmeğinizi fırından çıkardıktan sonra üzerine fırça yardımı ile zeytinyağı sürebilirsiniz.
Ekmeğinizin parlak olmasını sağlayacaktır.


 Biraz Fransız biraz Türk işi bir karışımla kendime bir menü hazırladım. Foccacia ve Köy Tarhanası... Üzerinde balkonumda yetiştirdiğim maydanozlar:) Kızımla büyümelerini bekledik ve şimdi yiyeceğiz;) Aslında bu menüye beyaz peynir de yakışırmış yeni fark ettim:)


8 Kasım 2013 Cuma

Lavantalı bitter trüf çikolata



Çikolataya şekil vermek, çikolata ile çalışmadan önce gözümde basit bir işlem gibi geliyordu. Sanki çikolata yapmıyormuş gibi hissetmiyordum. Yalnızca eritiyorsun o kadar diye düşünmek birçok kişi için doğal sanırım. Ama tam anlamı ile lezzetli ve şık görünen çikolata yapmak gerçekten zahmetli ve el çabukluğu istiyor. Çikolata az ısıda eridiği gibi çabuk donuyor. Çikolataya özellik katmak ve işlemeye artık o kadar basit bakamıyorum.
Trüf çikolata bazı kişilere ağır gelse de saf çikolatayı sevenlerin vazgeçilmezi. Yoğun çikolata tadını alırken bir o kadar da lokum yer gibi hissedebiliyorsunuz. İçerisine katacağınız aroma zevkinize göre değişebilir. Bizim denediğimiz aroma lavantaydı.
Yoğun çikolata yemekten zevk almasanız bile denemenizi tavsiye ederim.Kızım çok çikolata düşkünü olmadığı için trüf çikolatayı denemez diye düşünmeme rağmen  beni şaşırttı. Denediğim birkaç çikolata çeşitleri arasında en çok trüfü beğendi.  

Gerekli malzemeler;

240 gr. bitter çikolata
100 ml. krema
5 gr. lavanta
20 gr. tereyağı
75 gr. bitter çikolata (temperlenmiş)

Yapılışı;

- Krema ve lavantayı ocakta ısıtıp 240 gr. bitter çikolatanın üzerine süzdürerek dökün.
- Spatula ile karıştırarak çikolataları eritin. (  Kremanın sıcaklığı ile eriyecektir. Erimesi zorlaşırsa bain marie yöntemi ile ocakta erimesine yardımcı olun)
- Tereyağı ekleyin, karıştırıp dolaba kaldırın.
- Elle şekil verilebilecek kıvama gelince dolaptan çıkarıp küçük toplar halinde yuvarlayıp yağlı kağıt üzerine dizin
- Temperlenmiş bitter çikolataya bulayın.
- Çikolataya bulanmış topları kakao tozu içerisinde gezdirin.


Dolapta soğuttuğunuz krema çikolata karışımını tekrar yumuşamadan yuvarlamanız gerekiyor.
Çok kısa sürede yumuşadıkları için yuvarlamadan önce karışımı porsiyonlara ayırmak iyi olabilir.
Sıkma torbası veya kaşık ile aynı büyüklüklerde porsiyonlar hazırlayabilirsiniz.


 Porsiyonlara ayırdığınız çikolatayı daha çabuk yuvarlayıp temperlenmiş çikolataya bulayabilirsiniz.


Top çikolatalarınızı sade şekilde bırakabileceğiniz gibi kakao tozunda yuvarlayabilirsiniz.




1 Kasım 2013 Cuma

Rochers


Rochers, Türkçe anlamı kayalardır. Aslında, ismi çok basit bir şekilde görüntüsünden esinlenerek koyulmuş. Çok narin bir çikolata bol kuru yemişli olduğu için çok kolay dağılıyor. Ama çok lezzetli olduğunu söylemeliyim. Çikolatayı çok sevmeyenler bunu hafif bulabilir. Daha çok kuru yemiş yer gibisiniz. Bu çikolatayı denerken ilk aklıma gelen, kızım için çok sağlıklı olabileceğiydi. Gerçi eşim kızımdan daha çok sevdi bir kutuyu bir oturuşta yedi:)
Bol bol yapacağım kesin kolay bir tarif.

Gerekli malzemeler;

100 gr. file fındık
100 gr. file badem
100 gr. file Antep fıstığı
80 gr. şeker
80 ml. su
45 gr. pudra şekeri
200-250 gr. sütlü çikolata (temperlenmiş)

Yapılışı;

- Şeker ve suyu ocakta kaynatıp kenara alın.
- File kuru yemişleri şuruba ilave edip iyice karıştırın.
- Pudra şekerini de ekleyin ve karıştırın.
- Tepsiye yayın, 180 °C'de arada bir harmanlayarak kavurun.
- Altın sarısı rengini alınca fırından çıkarın ve soğumaya bırakın.
- Temperlenmiş sütlü çikolataya ekleyip karıştırın.
- Kaşıkla yağlı kağıtlar üzerine küçük kayacıklar şeklinde koyun.
- Soğuyuncaya kadar bekletin.


Şuruplu kuru yemişleri, arada bir harmanlayarak kavurun.


Altın sarısı rengini alınca fırından çıkarıp soğumasını bekleyin.
Hızlı soğutmak için mermer bir tezgahınız varsa üzerine koyarak karıştırabilirsiniz.

Temperlenmiş çikolata:
- Çikolata parçaları 40-50°C'de erir. 50°C üzerinde yanmaya başlar. Eriyen çikolatanın biraz soğutulup tekrar ısıtılması ile belli ısıda içinde ki kakao yağı parlamaya başlar. Böylece mat çikolata görüntüsünün yerine parlak çikolata alır.
- Temperlemek için kolay bir yöntem kullanabilirsiniz. Çikolata parçalarınızın 1/3'ünü ayırın. Diğer parçaları ocakta belli ısıya kadar ısıtıp eritin. Ocaktan indirin ve içine erimemiş parçalarınızı ilave edin. Isıyı kolay düşürmüş olursunuz. Parçalar eridikçe içerisinde ısı alışverişi olacağından temperlenmiş olacak.


Yağlı kağıda dizdiğiniz parçaların üzerini farklı renk çikolata ile süsleyebilirsiniz.